25 Mayıs 2012 Cuma

MARKAFONİK AŞK

Merhabalar....

Nasılsınız?;Hava düzelmedi gitti.Bir türlü güneşi doya doya göremedik.En sevdiğim mevsim bahardır.Ama bu gidişle baharı yaşayamadan yaz sıcağına düşeceğiz.Dün kandildi.Geçmiş kandiliniz mübarek olsun dilerim dualarınız kabul olur=)
İnternette sayfalara şöyle bi göz atarken markafoniye uğramamak olmazdı.Ah  girmeseydim.Gözümü alamadım doğrusu.Bahar havaya gelmesede tüm markalara tüm renklere özelliklede markafoniye gelmiş.
Özge Özpirinçciyle özel bi çekim yapmışlar tek kelimeyle ba-yıl-dım.
Fazla söze gerek yok bence beğendiğim 3-5 fotoğrafı sizlerle paylaşıyorum.devamınada mutlaka girip bakmalısınız=)














































































Mutlu ve sağlıklı günler herkese=)





23 Mayıs 2012 Çarşamba

DUYGU'NUN CANI SIKILIRSA...



Eveeeeet...sanırım bu postta blogumun adını neden duygu-ca koydugumu biraz anlatmış olacağım.
Baştan uyarayım bol fotoğraflı uzunca bir post olacak aman dikkat=)
Blogumu açarken uzun uzun düşündüm.Hani bi konuyla ilgili blog açmam gerek e isminin de uygun olması lazım haliyle.Sordum kendime sen ne seversin ne yaparsın en çok ne paylaşmak istersin diye.
Bendeniz öncelikle eşime aşık aileme çok düşkünüm. çokça yerim sıkça gezerim fotoğraf çekerim alışveriş yaparım giyinmeyi severim yemek yapmaya bayılırım okumaktan hiç sıkılmam film izlemekten bıkmam hediye almayı-vermeyi yalnızlıktan çok kalabalığı susmaktan çok konuşmayı sadece siyahı beyazı griyi değil tüm renkleri severim.
Yani benim tek bir hobim yada ilgi alanım yok.Herşeye bulaşmakta araştırmakta üstüme yok=)
Bu yüzden de blogumun adını duygu-ca koymaya karar verdim.hayatın her alanının bencesi nasıl ben nasıl gezerim giyinirim yaşarım bunları sizlerle paylaşmak ve paylaşıp daha da çoğalmak için burdayım=)

Şimdi gelelim konumuza.Birikmiş yazılarımı tek bi postta yayınlamaya karar verdim.
Çünkü hepsinin ana fikri aynıydı.Duygunun canı sıkılırsa ne yapar?

Önce konsere gider=)





Nil'le şarkılar söyler....




İtü'nün bahar şenliklerinde özlediği öğrencilik yıllarına geri döner=)




Deri ceket maxi etekten kombin yapar..





Birkaç gün geçer eşiyle yürüyüşe çıkar 





Fotoğraf çeker





Kurbağa peşinde koşar








Eğer hiç birşey yapamazsa börek yapar









Pasta yapar







İşte böyle....=)
Pastayı ve böreği görenler senin hep canın sıkılsın der =)
Sevgiyle kalın mutlu kalın takipte kalın=)

19 Mayıs 2012 Cumartesi

MAXİ ETEKLER...

Yine kayboldum.
Ama inanın çok çalışıyorum.Ne işlere kalkıştığımı bir bilseniz.Herşey sonuçlandığında sonucunun istediğim gibi olmasını umut ederek gururla sizinle paylaşacağım inşallah ama 4 ay falan sabretmemiz gerekecek.
Yoğunluğum sebebiyle henüz yaz alışverişine çıkamasam da internetten takipteyim.
Bi kaç sezondur gözde olan maxi etekler en çok tesettürlülerin yani benim işime geldi sanırım.hele ki tesettür markalarının giderek daha kısa etek üretmesini göz önünde bulundurursak bu moda bulunmaz bi nimet oldu.
Bu sezonda oldukça marka üretti bu eteklerden.Birçok blogger arkadaşımda gezip görüp beğendiklerini paylaşmışlar sağolsunlar.
Bende birkaç beğendiğim kombini paylaşmak istedim bakalım siz neler düşüneceksiniz.






Pullu payetli şeylerle aram iyi olmasada bu sade maxi etekle çok şık durmuş.





Yeşil ve kahvenin doğal uyumu...




Beyaz plili eteğin zarifliği...







Desenli eteklerde şahane.tabi mutlaka kalan parçalar düz olmak koşuluyla...








Şifon yeşil etek ve beyaz nasıl da güzel duruyor...





Toprak tonlarının duruluğu....


Yeşilin her tonu harika...
Bu yaz yine cıvıl cıvıl uçuş uçuş geçicek.
Renklerini bile görünce insanın içi açılıyor...

Benden şimdilik bu kadar.Yorumlarınızı esirgemeyin.
Şeker tadında haftasonu diliyorum herkese...=)))



14 Mayıs 2012 Pazartesi

Pazartesi...

Bu posta başlarken bi türlü başlık bulamadım.Neredeyse başlıksız yayınlamayı dahi aklımdan geçirirken farkettim ki bugün pazartesi.hayatım boyunca hiç bi kavgamız olmayan şu pazartesileri evlendim evleneli sevmiyorum.boş oturmak bana göre değil.Yoğun geçen haftasonlarının ardından gelen pazartesi içimi karartıyor.
Neyse sizi de daha fazla boğmadan geçeyim kombinime.Aslında o kadar çok paylaşacağım şey var ki bu kombin eskide kaldı ama tarih sırasına göre gitmeye karar verdim.






Bu son yazımın akşamındaki görüntüm.Bursadan 1 misafirim daha geldi demiştim.Tam 4 yıl aynı odayı paylaştık onunla.gerçekten hem kardeş hem anne hem baba olduk birbirimize hiç abartısız.Mezuniyetimizin ardından resmen işe giren aramızda ilk o oldu.Özel bi bankada çalışmaya başlıcak.15 günlük eğitim için geldi istanbula.Ne çabuk geçtiyse o günler.Yarın dönüyor.İnşallah yeni işi hayırlara vesile olur ve hayatında güzel başlangıçların sebebi olur.




Birbirimizi görünce normalde hergün mutlaka mesajlaşmamıza rağmen sanki hiç görüşmüyormuşuz gibi bir konuşmaya başladık ki sormayın.normalde fotoğraf delisi olan ben aklıma bile gelmedi çekmek.dönüşte saat 1buçuk civarı tam asansöre binip eve çıkacakken blogum aklıma geldi ve sağolsun eşim beni kırmadı çekti
Eşarbı hatırladınız mı bilmem.Annemin hediye getirdiklerinden.Hepsi canlı renklerdi ama bu bi ayrıydı=) Bu aralar bütün kombinlerimi bu eşarplarla yapıyorum=)Hepsini paylaşacağım inşallah.
Yorumlarınızı bekliyorum iyi bakın kendinize=)


3 Mayıs 2012 Perşembe

HAYIRLI OLSUNNNN

Ben geldimmmmm=)
Ofise girdiğimde de aynı cümle vardı dilimde.Süprizzz ben geldimmm=)
Geçen hafta eşimin yeni ofisine hayırlı olsuna gittim.Tabi haberi yok.Gelirim demiştim ama ne zaman nasıl detay yok.Kaptım hayırlı olsun pastamı çıkıverdim karşısına.
Çok şaşırdı ve mutlu oldu=)
Afiyetle yedik pastamızı ilettik iyi dileklerimizi=)
Rabbim hayırlı kazançlar versin güzel güzel projelere imza atarsın inşallah dedik geldik.
Bu da sizinle paylaştığım ilk kombin olarak geçti kayıtlara=)



Fotoğrafın orijinal halindeki pastaya bakışımın inanın koyduğum yüzden fazlası vardı eksiği yoktu=)




Ofisteki bilgisayarları karıştırırken=)


Bugünlük bu kadar.Şahane bir konuğum var yine istanbula gelen.Onunla buluşmaya gidiyorum.Ayrıntılar bi daha ki posta inşallah.